yüzyılın sıklet merkezinin Avrasya olacağı tahmin edilmektedir. Eğer bu öngörü gerçekleşirse, yeni yüzyılın diyalektiği uzun zamanlar tarihinin derin akışına uygun olarak yeniden Mezopotamya-Hindistan eksenine dönecektir.
Bay Dugin,tarih, emperyal güçlerin mezarları ile doludur. Bence Atlantikçilik öcüsüyle kendinize yeni imparatorluk pazarı açmaya çalışmaktan vazgeçin. Batıya karşı doğuda güçlü bir karşı denge unsuru olarak sınırlarını ve haddini bilen bir bölge devleti olmakla iktifa etmeniz hem sizin hem de bütün Avrasya halklarının hayrına olacaktır.
Devlet ve güya ona karşıtmış gibi görünen ama aslında onu tersinden taklidi-kopyası olan çeşitli ideolojik, etnik, dini örgüt ve hareketler, hep birlikte ülkeyi devasa bir pagan-putperest panteona çevirdiler. Herkesin kendi tanrısına diğerlerini tapmaya zorladığı, ama aslında hiç kimsenin gerçekten herhangi bir şeye inanmadığı, ötekine hükmetme ya da rövanş alma amaçlı tanrılar, putlar, kutsallar, ölümsüz liderler, kurtarıcı mesihler, tabu kavramlar, fetiş kelimeler, helvadan, kağıttan, çamurdan putlarla dolu bu panteon da, ‘gerçek’, ‘hakikat, hak, doğru, sahici, asli, ve evrensel olan herşey sadece birer malzeme, birer kurban oldu.
Bu devasa yıkımın durdurulması, bugün en önemli fikri çaba olmalı. Bu yıkıma yol açan bütün putperest düşünme biçimleri, bütün sahte çelişki ve çatışma kavramları, bütün sorumlu taraftarlık tarzları çöpe atılmalı.
En büyük hayalim, Anglo-sakson-yahudi imparatorluğunun çöküşünü, Osmanlı-Selçuklu terkibine dayalı büyük İslam imparatorluğu’nun yeniden kuruluşunu görmek…
15 temmuz’da bu deli gömleği giymiş olanlar hariç herkes, kelimenin tam manasıyla “millet olma şuuru”yla davrandı. Bundan sonrası işte bu ruhun, bu şuurun devletleşmedir.